Gündem

'Yol ver gidelim, Taksim'i ezelim' diyen arkadaş

Yazan: Sunay Özgür*
DHA

“Yol ver gidelim, Taksim'i ezelim” diyen arkadaş: “Ben ne zaman terörist oldum, çapulcu oldum” diye şaşar kalırsın.

“YOL VER GİDELİM, TAKSİM'İ EZELİM” DİYEN ARKADAŞ!

Zenginlerin oyununda çerez oluyorsun.
Taraftarı olduğun takımın başkanı, yöneticisi, antrenörü, fubolcusu için hayatını hiçe sayma!
Çocuğunu spor okuluna gönderebiliyor musun? Sen ona bak!

'Ahh biz neler çektik' deyip, seni maç çıkışı sahaya sürüp, korunaklı rezidansına çekilenden medet umma!
Çocuğu/çocukları bilgisayarlı okulda okusun, müzik öğrensin, dans etsin diye geri kalan tüm hayatını kredi kartı faizi batağına sokmuş ana babaları ( ve onların evlatlarını) tehdit etme!… Gaza gelme!…

Sıcak paranın bir günlük üşümesinden duyulacak korku senin benim gibi milyonlarca insanı dakikasında gözden çıkarır. 'Ben ne zaman terörist oldum, çapulcu oldum' diye şaşar kalırsın.

***

Diyelim ki bu tantanaların hiçbir etkisi olmadı ve diktiler Topçu Kışlası'nı. İçinde lüks dükkanlar ya da beş yıldızlı otel ve yanına iliştirilmiş bir müze ya da hoşa gidecek başka birşey…

Soru şu:
“Seni oraya alırlar mı?”

'Dur şu ata yadigârı kışlamın otelinde ailecek yemek yiyelim, üstüne birer kahve höpürdetip öyle gideriz eve' desen maaşının yarısı o gün bitti!

'İstanbul'un otele ihtiyacı var, yetmiyor..' deniyor. Doğru olabilir ama senin için yapılmıyor ki bunlar kardeşim!

Senin için ayrılan konutlar, duruma göre, 20-40 km uzaklıkta. Sen kentsel olarak taşraya (memleketine değil) döndürülürken, ülkenin otel, rezidans ihtiyacı için merkezi alanlar açılıyor. Tabi kocaman saksılar içinde ağaçlar dikilerek sağına soluna…
Ve “Önemli olan boyu!” mimarisiyle…

***

Taksim'e gidip ezeceğin şey kendin, hısmın, akraban olur!

Şu anda gücün yeter, istesen döversin ama aynı zindana düştüğünü farkettiğinde “yav bir avuç zibidi yavşak zannediyordum, mert çocuklarmış be…” dersin…

Taksim deyip duruyorum ama orası umrumda değil; sen memleket diye anla..

* Müzisyen

Yorum yazın