Spor

'Türk basketbolcular formayı hak edecek yolu bulmalı'

Yazan: Doğuş Arun

Galatasaray Basketbol Altyapı Direktörü Burçin Badem’le Türkiye'ye geldikten dört yıl sonra lisansına kavuşan Kristijan Nikolov’u ve yabancı sınırlamasını konuştuk.

Galatasaray Spor Kulübü Basketbol Şubesi Altyapı Direktörü ve A Takımlar Maç Operasyon Müdürü Burçin Badem’le, Galatasaray altyapısındaki gelişmeleri, yabancı sınırının değişmesinin basketbola etkisini ve uzun zamandır gündemde olan Galatasaray’ın salon sorununu konuştuk.

Burçin Badem’le geçen hafta biraraya geldik. Görüşmemizden bir gün sonra, 14 yaşında Makedonya’dan transfer edilen ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmasına rağmen dört yıldır resmi karşılaşmalarda oynamasına izin verilmeyen Kristijan Nikolov’un da lisansı çıktı. A Takım Teknik direktörü Ergin Ataman'ın Euroleague'de oynatmayı planladığı genç oyuncu böylece, Türkiye Basketbol Ligi (TBL) karşılaşmalarında da forma giyebilecek. Galatasaray Kulübü’nün büyük beklenti içinde olduğu Nikolov'un Türkiye'de dört yıldır yaşadıklarına dair detayları da söyleşimizde bulabilirsiniz.

***

Galatasaray’da yaşanan maddi sıkıntılar bir süredir tartışılıyor. Burçin Badem’e sık sık bütçe indiriminin gündeme geldiği dönemde, altyapının misyonunu sordum. Badem, “Para sorunu olsa olmasa da altyapının görevlerinden biri A takıma oyuncu yetiştirmek. Amacımız Galatasaray Spor Kulübü’nde görev almaya layık, sadece sporcu değil, spor insanları yetiştirmek. Uzun zaman sonra hem erkek hem de kadın takımlarında ciddi sayıda oyuncu verdik. Bu sene erkek takımına üç, kadın takımına da 4 dört oyuncumuz var” ifadelerini kullandı.

Burçin Badem, bir altyapı idarecisi olarak alt yapı-A takım geçişlerinin zorluğunun farkında. Bu konuyla ilgili çalıştıklarını ve Türkiye Basketbol Federasyonu’yla (TBF) bunları paylaştığını söyledi:

Deplasmanlı ümitler ligi

“Genç takım maçlarında çok iyi istatistikler yakalayan çocuklar, A takıma geçiş sürecinde sorunlar yaşıyor. Çünkü kendilerinden çok daha hazır, senelerdir orada oynayan oyuncularla rekabete girmek zorunda kalıyorlar. Bu rekabete hazır olunabilmesi için bir geçiş süreci lazım. Kulüplerin kendi tedrisatı içerisinde oyuncuların gelişmelerini sürdürmeye devam edebileceği deplasmanlı ümitler ligi için iki senedir bastırıyoruz.

“Federasyona, finansman sağlayacak yöntemlere kadar anlattık projemizi. Bu projeye bir çok kulübümüz destek verdi bir çoğuyla tek bir kulüp gibi hareket ettik. Minimum altı genç takım oyuncusunun yer aldığı, 19-20 yaş arası dört oyuncu, 20-22 yaş arası da iki oyuncunun yer alabildiği bir kadro yapısı planladık. Bu projeyi, futboldaki A2 ligi gibi kurguladık” diyor.

Genç basketbolcuların altyapıda oynama yaşları dolduğunda arafta kaldığını ifade eden Badem, “Galatasaray’dan mezun olmuş, basketbolu bırakma seviyesinde olan ama biraz oynasa A takım seviyesine çıkacak oyuncular vardı. Bunların birçoğu oynama fırsatını bulamadığı için üniversiteyi seçti ve basketbolu bıraktı. Bu projenin halen uygulanabileceğine inanıyoruz. Bizler bu projeyi savunduktan çok kısa bir süre sonra özellikle erkek milli takımlarımızın elde ettiği başarılar sonrası basketbol kamuoyu bu konuda beklentilerini arttırdı. Umarız TBF konuyu tekrar gözden geçirir” diyor.

“15 yaşındaki İnci Güçlü A takımda oynayacak”

Nevriye Yılmaz ve Sancho Lyttle’nin izinli olduğu dönemde kadroya giren, 15 yaşındaki 2,05’lik İnci Güçlü’yü soruyorum Badem’e: “İnci daha yolun başında. Ekrem (Memnun) hoca onu A takımda görmek istediği için yıldız takımda oynayamayacak. Ekrem hoca bana İnci’yi A takımda düşündüğünü söylediğinde, ‘Biz zaten bunun için oyuncu yetiştiriyoruz’ dedim. Yıldız takımda şampiyon olamassak da olamayız, önemli değil. Önemli olan bu kızın A takım seviyesine hizmet vermesi.”

İnci Güçlü’nün yaşına göre çok uzun olduğunu hatırlatan Badem, “İnci’nin ayak bileklerinde ve dizlerinde yere basışından dolayı sakatlığa yatkınlık var. Geçtiğimiz sezon kurmuş olduğumuz Performans Analiz Merkezi'mizde Semih Eroğlu ve Prof. Dr. Gökhan Metin yönetiminde sakatlanmaması için sanki sakatmış gibi sürekli fizik tedavi görüyor, güçlendirici antremanlar ve reaksiyon çalışmaları yapıyor” diyor.

İnci Güçlü’nün gelişiminin herkesi çok etkilediğini ifade eden Burçin Badem, “İnci’yi geçen seneki Türkiye şampiyonalarında seyredenler tanıyamadı. Şu anda çok daha gelişti, iki senede ilerleme değil adeta koşma var. Ancak yolu çok uzun. Ekrem Memnun başta olmak üzere,  Derya Özyer, Efe Güven, Halil Demirbilek onu geliştirebilmek için önemli çaba sarf ediyorlar. İnci sadece fiziği değil yeteneğiyle ve çalışma azmiyle biraz evvel saydığım isimlerin antrenörlük yapma sebebi. Yeteneği yoğurmak için yaşayan bu isimler, sadece İnci değil, İrem Naz, Seda Deniz, Meltem Yıldızhan gibi oyuncularımızın üzerine titriyorlar. Geçtiğimiz hafta İnci ve yine bu sene A Takıma yükselen İrem Naz Topuz'un yeni ölçümleri yapıldı bazal metobalizmaları ve antrenman programlarına göre yeni beslenme programları belirlendi. Altyapı Kız Takımlar İdarecimiz Cansel Kirman, yedikleri içtikleriyle bizzat ilgileniyor. İnci, yıldız sporculuk yolunda çok zor günler yaşadı, belki yaşamaya da devam edecek ancak basketbolcu olmak istiyorsa bu sorunları aşmak zorunda” diyor.  

Kristijan Nikolov’un “kayıp” dört yılı

14 yaşında Makendoya’dan Galatasaray’a gelen Kristijan Nikolov, aradan dört yıl geçmesine rağmen lisansının çıkmaması nedeniyle özel maçlar ve antrenman maçları haricinde forma giyemedi.
Nikolov’un son durumunu ve dört yıllık süreci sorduğum Badem, “Nikolov Euroleague’de oynayacak. Bu Ergin (Ataman) hocanın kararı. Euroleague için lisansı da var. Ancak ligde oynayabilmesi için bu haftaki Spor Genel Müdürlüğü (SGM) Tahkim Kurulu’nun vereceği kararı bekliyoruz. Lisansa ilk kez bu kadar yakınız çünkü Tahkim Kurulu’nun son kararı TBF’ye uyarı niteliğindeydi ve TBF Yönetim Kurulu Nikolov'un lehine olabilecek bir cevabı ilk kez tahkime sundu. Bu nedenle siz bu söyleşiyi yayınladığınızda Nikolov, Galatasaray Spor Kulübü Basketbolcusu durumunda olacaktır. Ancak dört senedir özel maçların dışında hiç oynayamaması, gelişimini, ondan da öte psikolojisini negatif etkiledi.

Biz Nikolov’la ilgili her kötü haber aldığımızda çocukla ağladık. Basketbol tarafını da geçtim, insanın kalbi kırılıyor. Kardeşi Eczacıbaşı’nda voleybol oynuyor. Aynı evin iki çocuğusunuz, kız kardeşiniz spor yapıyor, siz yapamıyorsunuz. Türk vatandaşısınız, kimliğiniz var, TC kimlik numaranız var, Türkiye Cumhuriyeti için askerlik yapacaksınız ancak size lisans vermiyorlar. En sevdiğiniz şey basketboldan uzak kalıyorsunuz. Uyku uyuyabilir misiniz?” diye soruyor.

“Nikolov’dan haklısı yok”

Makedonya Basketbol Federasyonu, Türkiye Basketbol Federasyonu ve Galatasaray arasında görüşmeler dört yıldır devam ediyor. Görüşmelerin tanıklarından biri de Burçin Badem. Badem, Makedonya Basketbol Federasyonu’ndan izin alabilmek için, defalarca görüştüğünü hatta Makedonya’da yaşayan sporcu akrabalarını dahi devreye soktuğunu anlatıyor: “TBF bizden Makedonya Basketbol Federasyonu’ndan Nikolov’un Türk Milli Takımı’nda oynaması için izin almamız gerektiğini söyledi. Ancak Makedon Federasyonu da kendine göre bir pozisyon aldı. Federasyon başkanı ‘Ben Nikolov gibi bir oyuncunun başka bir milli takımda oynamasına izin verirsem beni asın’ dedi”

Burçin Badem Nikolov konusunda TBF’ye kırgın olduğunu ifade ediyor: “TBF’nin haklı oldukları şeyler var mı, var. Milli takımda oynamasını isterler, normal. FIBA iki yıl önce ‘Bu çocuğun lisansını verin, 18 yaşında da istediği milli takımı seçebilir’ dedi. Federasyon iki sene önce bu lisansı verseydi bu çocuk önümüzdeki ay milli takım forması giyebilecekti. Herkesin bu konuda haklı olduğu noktalar var ancak Nikolov’dan daha haklısı yok. Bir çocuğun sportif hayatıyla ilgili seri yanlışlar yapıldı. Sıfat bulamıyorum sadece üzücü diyebiliyorum.”

“Yabancı sınırlaması ideal seviyeye geldi” 

Burçin Badem’le yeni sezonla birlikte değişen yabancı sınırlamasını, değişen sınırın altyapılara ve oynanan oyunun kalitesini yansımasını konuşuyoruz. Takımlar geçtiğimiz sezon sahada üç, yedek bankında iki yabancı bulundurabiliyorlardı. Bu sezon ise beşi sahada, biri yedekte olmak üzere altı yabancıya izin veriliyor.

Badem, yabancı sınırının olması gerektiği gibi değiştirildiği görüşünde: “Sınır şu an ideal seviyede. Bunun daha ilerisi olmamalı. Çünkü kendinden birilerini görmen lazım sahada. Bu yapının sağlıklı olduğuna inanıyorum” diyor. 3+2 kuralının Türk basketbolcuları tembelliğe ittiğini ifade eden Badem, “Kendi ülkemde oynayayım, yerim hazır olsun, hem de çok para kazanayım, artık zor. Kendini geliştiren savaşçı kişilikler yabancı-Türk ayrımını ortadan kaldırıyor. Bakınız Sinan Güler-Kerem Gönlüm-Ender Arslan. Bu üç isim çalışma tempoları, savaşçılıklarıyla gençlere önemli örnekler. A Takıma çıkan Ege Arar, Kerem Gönlüm'ün değerini iyi bilmeli ve anlamalı. Onunla gireceği rekabet, sınıf atlamasına sebep olacak. Aynı şey Göktürk Ural ve Nikolov için de geçerli. Sinan ve Ender, bu iki genç için harika idol. Bu fırsatı iyi değerlendirmeliler.

“Türk basketbolcular formayı hak edecek yolu bulmalı”

“Bunun yanında finansal olarak kulüpler kadar sporcular hatta aileler de gerçekleri fark etmeli. Türk basketbolcular formayı hakedecek yolu bulmalı. 19 yaşında insanların ömrü boyunca kazanamayacakları paraları kazanıyor oyuncular. Bunun  bir bedeli olmalı. Yabancı oyuncular Türkiye’de oynarken, Türk oyuncular niye diğer ülkelerde oynamasın? Zamanında Türk basketbolcusu Avrupa’da oynayabileceğini ispatladı” diyor.

“Anahtarı bizde olan bir salonumuz olmalı”

Son olarak, uzun zamandır gündemde olan Galatasaray’ın kendine ait salona ihtiyacı olup olmadığını soruyorum Burçin Badem’e. Badem, mutlaka Galatasaray’ın kendi salonunun olması gerektiğine inanıyor:

Mutlaka kendi anahtarımız olan bir yer olmalı. Aidiyet duygumuzu okşayacak, evimiz olacak bir salon hatta kompleks şubemizin kaderini değiştirecektir. Bununla beraber taraftarımız hem takımı desteklemeyi hem de sakin olmayı öğrenmeli. Arada çok önemli bir çizgi var. Çizginin fayda kısmında kalmayı başarabilmeliyiz. Evet, spor duygusal bir işletim sistemi ama menfi hareketlerimizle ileride kendi mutluluklarımızı engeleyebileceğimizi idrak edebilmeliyiz. Bu sezon bilet fiyatlarını arttırdık insanları kombineye yönlendirmek için. Ancak kombine fiyatlarında indirim olmasına rağmen, satılan kombine sayısı geçen seneye göre sadece 250 fazla… Konuyu irdeleyebileceğimiz interaktif toplantılar organize etmeyi planlıyoruz. Bu toplantılarla Abdi İpekçi'yi doldurmanın yollarını bulacağımıza inanıyorum. Çünkü Hem kadın hem de erkek takımımız kadro yapısı ve oynadığı basketbolla dolu salona oynamayı hak ediyor” diyor.
(DA/GT)

Yorum yazın